Bu kitap, çağdaş Hristiyanların İslam’a dair algılarını derinlemesine incelemekte; inançlar arası ilişkilerin modern dönemdeki teolojik, kültürel ve sosyo-politik boyutlarını analiz etmektedir. Hristiyan teolojik yazınından, medya tasvirlerinden ve kamusal söylemlerden yararlanarak, özellikle Batı bağlamında Hristiyanlığın İslam inançları, uygulamaları ve küresel varlığıyla nasıl ilişki kurduğunu ele almaktadır. Bu algılar, Hristiyan-Müslüman ilişkilerinin tarihsel gelişimi içinde konumlandırılarak; Orta Çağ’daki polemiklerden ve misyonerlik faaliyetlerinden günümüz diyaloglarına ve gerilimlerine kadar olan süreç izlenmektedir.
Dini çoğulculuk, küreselleşme, göç ve uluslararası çatışmalar gibi unsurların, Hristiyan anlatılarını nasıl şekillendirdiğine özel bir vurgu yapılmaktadır. Bu çalışma, hem olumlu hem de olumsuz tasvirleri eleştirel biçimde inceleyerek; kalıplaşmış yargılar ve yanlış anlamaların yanı sıra yapıcı diyalog çabalarına da ışık tutmaktadır. Karşılaştırmalı teolojik analiz yoluyla; Tanrı’nın doğası, peygamberlik, vahiy ve kurtuluş gibi konularda iki gelenek arasındaki yakınlaşma ve farklılık alanlarını ortaya koymaktadır. Teoloji, din çalışmaları ve sosyolojiden bakış açıları kullanılarak, çağdaş Hristiyan algılarının karmaşık, çok boyutlu ve sıklıkla tartışmalı olduğu ileri sürülmektedir.
Kitap ayrıca, bu algıların barış inşası, toplumsal uyum ve karşılıklı anlayış üzerindeki etkilerini de değerlendirmekte; giderek çeşitlenen toplumlarda daha bilinçli ve saygılı bir Hristiyan-Müslüman etkileşimine katkı sağlamayı amaçlamaktadır.