Doğan her insan, o güne kadar doğanlardan farklı biri olarak dünyaya gelir ve kendine özgü bir varlık olma özelliği gösterir. İnsan, hayatının başında henüz kendisinin farklı olduğunun farkında değildir. Zamanla diğerlerinden farklı olduğunu fark etmeye başlar. İki üç yaşlarından itibaren bağımsız olma çabalarıyla birlikte başkalarına “hayır” diyebildiğini de gösterir. Bu, “ben de varım, beni de dikkate almak zorundasınız” mesajıdır. “Ben olma çabası” ergenlikte daha belirgin bir şekilde görülür. Kim olduğu, nasıl biri olduğu ve nasıl biri olmak istediğinin belirginlik kazanması ergenlik döneminin önemli bir gelişim görevidir. Bu dönemde ergen, tıpkı kuşların yuvadan uçmayı öğrenmesi gibi bağımsızlığını kazanma çabasına girişir ve ana-babadan ayrışmaya başlar. Ana-babalar bu durum karşısında kaygılansalar da birey olma ve bireyleşme yolunda bunun gerekli bir durum olduğunu kabul etmelidirler. Tersi bir durum, yani aşırı bağımlı olma, sağlıklı ayrışamama ve bireyleşememe ise ana-babaları daha çok kaygılandıracaktır. Sağlıklı ayrışma ve bireyleşme, yetişkin yaşamına adım atma ve yetişkinlikteki rolleri ve görevleri yerine getirmede de gerekli bir durumdur. Bireyin başkalarıyla ilişkilerini dengeli ve uyum içinde sürdürebilmesi, kendini ve başkalarını tanıyıp gerçekçi bir şekilde değerlendirebilmesi ve karar verme sorumluğunu alabilmesi, ancak sağlıklı bir ayrışma bireyleşme süreciyle mümkün olacaktır. Bireyin benlik gelişimi ve birey olma yolundaki ilerleyişinde önemli görülen ayrışma bireyleşme, bu kitapta ayrıntılı bir şekilde ele alınmış, bu konudaki kuramsal görüşlere ve araştırmalara yer verilmiştir. vi Bu kitap, bu konuda çalışmalar yapan araştırmacılar, psikolojik yardım hizmeti veren psikolojik danışmanlar ve psikologlar için bir kaynak olabilme özelliğinin yanında bireyin, birey olma yolundaki yolculuğuna destek olmayı da amaçlamaktadır. Okuyucudan gelecek eleştiri ve öneriler kitabın gelişimine katkı sağlayacaktır.