18. yüzyılın ortalarından itibaren eski çağlardaki çocuğa bakış açısı değişmeye başlamış, özellikle 20. yüzyılda çocukluk kavramı, çocuğun gelişimi ve eğitimi daha da önemli hâle gelmiştir. Günümüzde çocukların eğitimine yaşamın ilk yıllarında başlanması gerekliliği, erken çocukluk eğitiminin ülkelerin geleceğine yapılan en önemli yatırımlar olduğunun ortaya konulması, diğer kademelere oranla bu eğitim kademesinin toplumsal getirilerinin yüksek olduğunun kanıtlanması, ülkelerin erken çocukluk eğitimini politik bir öncelik olarak ele almalarına sebep olmuştur. Birleşmiş Milletler tarafından 2030 yılına kadar gerçekleştirilmesi planlanan sürdürülebilir kalkınma amaçlarından olan “nitelikli eğitim”in alt hedeflerinden biri, kaliteli bir erken çocukluk bakımı ve eğitimidir. Bu bağlamda ülkeler, erken çocukluk eğitimi politikalarına giderek daha fazla önem vermeye başlamış ve her çocuğun bu eğitim kademesinden yararlanmasını öncelikli hedef olarak belirlemişlerdir. Eğitim politikaları, çeşitli açılardan ele alınabilen bir kavram olup en genel anlamda eğitimle ilgili bir konuda öncelikleri, izlenecek yolları, konuyla ilgili belirlenen hedefleri, karar ve uygulamalara zemin oluşturacak yasal temelleri ifade eder. Bu anlamda erken çocukluk eğitimi bir politika konusu olarak ele alındığında erken çocukluk eğitiminin verildiği kurumlar, bu kurumların işleyişi, niteliği, fiziksel koşulları, bu kurumlara devam edecek öğrenciler, görev alacak öğretmenlerin yetiştirilmesi ve istihdamı, özlük hakları, okullarda uygulanacak eğitim programları, alt yapı yatırımları, finansman gibi birçok konunun değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu bakış açısı, erken çocukluk eğitimi politikalarının disiplinler arası çalışılmasını gerekli kılar. Bu kitap bağlamında temel önceliğimiz, okuyucularda her şeyden önce politik bir farkındalık yaratarak erken çocukluk eğitimi politikalarının tüm boyutlarıyla ele alınmasını sağlamaktır. Kitapta ilk olarak eğitim politikasına ilişkin temel kavramlara yer verilerek devletin, eğitim üzerindeki rolü ve bunun eğitim politikalarına yansımaları açıklanmaya çalışılmış, ardından erken çocukluk eğitimi, modelleri, yaklaşım ve programları hakkında bilgiler sunularak okuyucunun zihninde erken çocukluk eğitimi kavramının netleşmesi hedeflenmiştir. Bir sonraki bölümde, Türkiye’de erken çocukluk eğitimi veren kurumların yapılanması tanıtılmış, çeşitli demografik ve toplumsal özellikler açısından erken çocukluk eğitimi politikalarını etkileyen faktörlere değinilerek bu eğitim politikalarına dair hedefler ve örnek projelere yer verilmiştir. 5. bölümde ekonomik, toplumsal ve sürdürülebilir kalkınma için erken çocukluk eğitiminin önemi açıklanarak konunun politik bir öncelik olarak vele alınmasının dayanakları vurgulanmıştır. Sonraki bölümlerde ise erken çocukluk eğitiminde erişim, finansman, kalite, eşitlik ve kapsayıcılık, güvenlik, öğretmen yetiştirme ve istihdam politikaları ile ailelere yönelik politikalara dair teorik bilgilerin açıklanması ve ulusal/uluslararası boyutta standartlarla, istatistiksel verilerle, örneklerle desteklenmesi yoluyla erken çocukluk eğitiminin mevcut durumu ortaya konulmuş ve bahsedilen alanlarda var olan politikalar değerlendirilerek geliştirilmesi gereken politikalara dair öneriler sunulmuştur. Ü� lkelerin eğitim politikalarını belirlerken katılımcılık anlayışı temelinde görüşlerine başvurdukları, gerek kararların alınmasında gerekse politikaların uygulanmasında önemli bir rol oynayan sivil toplum kuruluşlarının tanıtıldığı diğer bir bölümde, erken çocukluk eğitimi konusunda önemli çalışmaları bulunan ve aktif bir biçimde rol alan bazı sivil toplum kuruluşlarının çalışmaları özetlenerek eğitim politikaları üzerindeki etkileri ortaya konulmuştur. Son olarak erken çocukluk eğitimi politikalarına yön veren ulusal ve uluslararası kurum ve belgelerin tanıtılmasının ardından, konuya dair öncelikler, hedefler, planlamalar ve politikalar özetlenerek okuyucunun erken çocukluk eğitimi politikaları konusunda mevcut durum ve güncel eğilimler hakkında fikir sahibi olması ve bütüncül bir bakış açısı geliştirmesi amaçlanmıştır. Büyük titizlik ve özveri ile ortaya çıkarılan bu kitapta kuşkusuz en büyük teşekkürümüz, uzmanlık bilgileri ile şekillendirdikleri, alana büyük katkı sağlayacağını düşündüğümüz bölümleri için bölüm yazarlarınadır. Bu amaçla kitabın yazılması ve basılmasında emeği geçen herkese ve yayınevine teşekkürlerimizi sunarız. Alana katkı sağlaması umuduyla