Matematik, insanoğlunun en temel bilişsel becerilerinden biri olan analitik düşünme ve problem çözmenin yapı taşını oluşturur. Özellikle ilköğretim düzeyinde matematik eğitimi, öğrencilerin bu becerileri kazanmasında önemli bir rol oynar. Matematiksel düşüncenin erken yaşlarda gelişimi, bireylerin hem eğitim yaşamları boyunca hem de günlük yaşamlarında karşılaşacakları zorluklara karşı çözüm odaklı yaklaşabilmelerini sağlar. Bu bağlamda, İlköğretim Matematik Eğitimi’nde Fikirler, Beceriler ve Dönüşümler başlıklı bu kitap, matematik eğitimiyle ilgili güncel ve yenilikçi bir perspektif sunmayı hedeflemektedir. Bu kitap, matematik eğitiminin farklı boyutlarını ele alarak hem eğitimcilere hem de araştırmacılara geniş bir yelpazede bilgi sunmaktadır. Kitabın her bölümü, matematik eğitimi alanındaki çeşitli konuları derinlemesine ele almakta ve bu alanda çalışanlar için hem teorik hem de pratik çıkarımlar sağlamaktadır. Matematik eğitiminin fikirler, beceriler ve pedagojik dönüşümler ekseninde yeniden değerlendirilmesi, bu çalışmanın temel amacını oluşturmaktadır. Kitabın ilk bölümünde, Hakan Ulum, Türkiye'de ilkokul düzeyinde yaygın olarak kullanılan somut nesneler ve dijital manipülatifleri analiz etmektedir. Bu bölüm, öğrencilerin soyut matematik kavramlarını anlamalarını kolaylaştıracak araç ve yöntemlere dair kapsamlı bir rehber sunmaktadır. İkinci bölümde, Menekşe Altunkaynak, STEM temelli matematik eğitimi araştırmalarını içerik analizi yöntemiyle ele almıştır. Bu çalışma, Türkiye'deki lisansüstü tezlerden elde edilen bulgular ışığında, STEM eğitiminin matematik başarısına ve öğrencilerin motivasyonuna olan katkılarını gözler önüne sermektedir. Üçüncü bölüm, Mustafa Türkmenoğlu tarafından kaleme alınmış olup, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli çerçevesinde hazırlanan 2024 İlköğretim Matematik Öğretim Programı'nın yenilenmiş Bloom Taksonomisi açısından değerlendirilmesini kapsamaktadır. Bu bölüm, üst düzey bilişsel becerilerin eğitime entegrasyonunun önemini vurgulamaktadır. Dördüncü bölümde, Emel Çilingir Alner, uzamsal becerilerin matematik eğitimindeki rolünü ve bu becerilerin sürdürülebilirlik eğitimi ile bağlantılarını incelemektedir. Bölüm, uzamsal düşüncenin matematik başarısına ve çevresel farkındalığa nasıl katkı sağladığını detaylandırmaktadır. Beşinci bölüm, Zübeyde Er ve Perihan Dinç Artut tarafından yazılmış olup, sayı duyusunun matematik eğitimindeki yeri ve önemi üzerinde durmaktadır. Bu bölüm, sayı duyusunun geliştirilmesi için önerilen pedagojik yaklaşımlar ve uygulamalar üzerine bir değerlendirme sunmaktadır. Altıncı bölümde, Ersin Çopur, matematik eğitiminde Çocuklar İçin Felsefe (P4C) yönteminin sınıf öğretmenleri tarafından nasıl algılandığını ve uygulandığını taramaktadır. Bölüm, bu yöntemin matematik öğretiminde üst düzey düşünme becerilerine nasıl katkı sağladığını detaylandırmaktadır. Yedinci bölüm, Caner Akcan tarafından kaleme alınmış olup, ilkokulda STEM uygulamalarının Türkiye'deki literatür taramasına dayanarak kapsamlı bir analizini içermektedir. Bölüm, STEM eğitiminin öğretmenler ve öğrenciler açısından sunduğu fırsatlar ve karşılaşılan zorluklar üzerine odaklanmaktadır. Bu bölümlerin yanı sıra, kitabın son bölümü olan Ali Kılıç ve Orkun Coşkuntuncel'in yazdığı çalışma, 8. sınıf öğrencilerinin matematik başarıları ile çoklu zekâ türleri arasındaki ilişkiyi araştırmaktadır. Bu bölüm, çoklu zekâ kuramının matematik başarısına etkileri konusunda önemli çıkarımlar sunmaktadır. Bu kitabın hazırlanmasında emeği geçen tüm yazarlara, destek sağlayan araştırmacılara ve yayın sürecine katkıda bulunan herkese teşekkür ederim. Kitabın, matematik eğitimine ilgi duyan tüm okuyucular için önemli bir kaynak olmasını diliyorum.