Ulumu’l-Kur’an’ın önemli başlıklarından birini oluşturan ve farklı tür ve çeşitleri itibariyle Kur’an’da yoğun olarak kullanılan hitap olgusunu fazla ilmi detaylara girmeden Kur’an’daki bağlam haritasını, temel-detay başlıklara ayırarak farklı boyutlarıyla işlemek istedik. Öncelikle ilgili iktibaslarla hitaplara dair tarihçe, lügavi izahlar, sonrasında da Kur’an metninden hareketle hitapların konusal tasnifi, hitap lafızları ve muhteva üzerinden meselenin Kur’an’daki yerini göstermeye çalıştık. Bu çalışmayı yaparken, kaynakçadaki çalışmalar dışında özellikle Kur’an’daki açılımı noktasında -diğer çalışmalarımda olduğu gibi- önemli kolaylık sağlayan corpus.quran.com adlı ‘web mu’cem’inden oldukça istifade ettik. Meal kısmı tarafımızdan oluşturulmuş olup, hitapları açık ve anlaşılır bir dille karşılamaya çalıştık. Böylesi önemli bir konuda kamilen matlup ve kâfi bir çalışma yaptığımız söylenemez. Meselenin elbette çok daha geniş ve derin boyutlarının olduğunu teslim ettiğimizi, bununla beraber pratik ve sistematik bir kurgu içerisinde hitap olgusunun Kur’an’daki resmini çekmekle yetindiğimizi söyleyebiliriz. Temelde bütünüyle bir hitap olan Kur’an elbette öncelikle ilk inzal dönemindeki Resulullah’ı, ashabını, Mekke müşriklerini, Medine münafıklarını ve başta Yahudiler olmak üzere elbette Hristiyanlar da dahil Ehl-i Kitabı muhatap aldı. İçeriğin okuyanı doğru, sağlıklı, yerinde ve güvenilir bir anlama götürmesi, öncelikli olarak ilk muhatapların ve yaşadıkları çok boyutlu ortam ve şartların doğru tespitine de bağlı olduğundan ilk hitap ortamı büyük önem taşımaktadır. Bu hassasiyet gözetilmediği takdirde Kur’an eksik ya da yanlış anlamalara, netice olarak daanlamada zeminsiz-zamansız anlam-yorum keşmekeşine götürecektir. Dolayısıyla da evrenselliğine inanma noktasında bile bir ayağı sabit diğer ayağı ekseni etrafında dönen pergel metaforu misali belirli bir zamansal sabite üzerinden hareket edilmesi gerekecektir. Bir başka ifadeyle söylersek Kur’an’ın evrenselliği, yerelliğinin doğru ve yeterli şekilde anlaşılması halinde gerçekleşebilecektir. Kur’an konulu her çalışma için bu nokta sadece önemli ve öncelikli değil ayrıca olmazsa olmaz bir ilkedir. Kur’an’ın muhtelif yerlerinde farklı biçimlerde sık sık rastlanan hitapların hem üslubu hem konuları hem tarihsel zamanı/dönemi ve hem de muhatapların tarihsel konumlarıyla birlikte bütün olarak anlamak Kur’an’ın sağlıklı, etkin, kapsayıcıve amaca yönelik anlaşılması adına elbette mühimdir. Önemli bir üslup tarzı olan hitapların, Kur’an’da büyük bir yer tuttuğu gibi çok önemli fonksiyonlar üstlendiğini görüyoruz ve tarihinde anlaşılması gerektiği gibi Kur’an’ın kendine has kavramsal ve konusal anlam bütünlüğü ve örgüsü içerisinde anlamak da ayrıca önemli. O yüzden Kur’an’daki bu hitapları, sonrasında devam eden bazen kısa, bazen uzun pasajlarla birlikte ve bu bütünlükte okumak, ayrıca uygulamaya dayalı direktiflerin nebevi sünnet, hayatu’s-sahabe, kültürel ve tarihsel gerçekliği gibi metin dışı rivayet malzemesiyle de birlikte değerlendirmek gerekir. İlahi hitapların bilinç, tercih, tavır ve tutum olarak hayatımızın ekseninde olması, Allah’ı razı edecek bir hayat için sıkısıkı tutunduğumuz tutamakları olması temennisiyle…